Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Swissotel The Bosphorus İstanbul’da “Sağlık” temasıyla düzenlenen GastroShow 2025’e katılarak, şehrin yöresel ürünlerini uluslararası gastronomi dünyasına tanıttı. Etkinlikte Erzurum’un tescilli lezzetleri sergilendi, cağ kebabı hazırlanıp konuklara ikram edildi.

Türk gastronomisinin en prestijli uluslararası organizasyonlarından biri olan GastroShow 2025, bu yıl “Sağlık” temasıyla İstanbul’da gerçekleşti. Etkinliğe Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen de katılarak, Erzurum’un gastronomi alanındaki vizyonunu anlattı.

Açılışta Erzurum standı yoğun ilgi gördü. Cağ kebabı, civil peynir, kete gibi şehrin simge lezzetleri tanıtıldı; misafirlere ikram edildi. Erzurum mutfağının coğrafi işaretli ürünleri, sürdürülebilir üretim ve yerel kalkınma ekseninde ele alındı.

Sekmen: “Erzurum’u Sadece Kış Turizmiyle Değil, Sofralarıyla Tanıtıyoruz”

Konuşmasında Erzurum’un gastronomi alanında güçlü bir markaya dönüştüğünü belirten Mehmet Sekmen, şehrin yalnızca kış turizmiyle değil; tarımı, zanaatkarı ve mutfak kültürüyle de tanıtılacağını vurguladı:

“Şehrimizi yalnızca kayak merkezleriyle değil, çiftçimizin alın teriyle, sofralarımızın bereketiyle tanıtmaya kararlıyız. Erzurum’un gastronomi kimliği artık yerelden çıkmış, ulusal ve uluslararası platformlarda kabul görmüştür.”

Sekmen, UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı Ulusal Listesi’ne gastronomi alanında dahil olmanın bu vizyonun somut bir göstergesi olduğunu belirterek, “Bu başarı tesadüf değil; bir emeğin, bir kültürün, bir şehrin ortak çabasıdır,” dedi.

“Gastronomi, Ekonomik Kalkınmanın Anahtarıdır”

Erzurum’un zengin mutfak mirasına değinen Sekmen, cağ kebabından ayran aşına, su böreğinden keteye kadar her lezzetin hem tarih hem de ekonomik değer taşıdığını vurguladı:

“Coğrafi işaret tescilleriyle hem kaliteyi koruyor hem üreticimizin emeğini garanti altına alıyoruz. Tescilli ürünlerimizin tanıtımı için düzenlediğimiz etkinlikler yerel ekonomiyi canlandırıyor, ürünlerimizin rekabet gücünü artırıyor.”

Başkan Sekmen, geçtiğimiz yaz büyük ilgi gören Erzurum Kahvaltı Festivali’ne de atıfta bulunarak, “55 kahvaltılık ürünümüzü tanıttık, bunların 27’si coğrafi işaretli. Bu tür etkinlikler sadece festival değil; üreticiden turizme uzanan bir ekonomik ekosistemdir,” dedi.

“Sağlıklı Beslenme ve Geleneksel Mutfak Birbirini Tamamlıyor”

Sekmen, GastroShow 2025’in “Sağlık” temasının Erzurum’un gastronomi anlayışıyla örtüştüğünü belirterek, şehrin beslenme alışkanlıklarını bilimsel çalışmalarla desteklediklerini aktardı:

“Beslenme uzmanları, mikrobiyologlar, gastroenterologlar ve şeflerle yürüttüğümüz projelerle menülerimizin besin değerini artırıyoruz. Geleneksel lezzetlerimizi modern beslenme ilkeleriyle yeniden yorumluyoruz.”

Bu kapsamda, mutfak atölyeleri, pilot uygulamalar ve sertifikasyon programları hayata geçirildiğini ifade eden Sekmen, sağlık odaklı gastronominin sürdürülebilir şehir vizyonunun merkezinde olduğunu söyledi.

“Gastronomi, Komşuluk ve Misafirperverliğin Aynasıdır”

Erzurum’un gastronomi kültürünü bir medeniyetin aynası olarak tanımlayan Sekmen, sözlerini şu ifadelerle noktaladı:

“Mevlana’nın hoşgörüsüyle, İbrahim Hakkı Hazretleri’nin hikmet anlayışıyla yoğrulmuş bir kültürden geliyoruz. Sofrayı paylaşmak, bizim için hem bir gelenek hem bir eğitimdir. Gastronomi; üretimin, emeğin ve paylaşmanın en kadim biçimidir.”

Başkan Sekmen, konuşmasını “GastroShow gibi uluslararası platformlarda yer almak, Türk mutfağının dünyadaki konumunu güçlendirmek adına büyük bir adımdır” sözleriyle tamamladı.

Erzurum Standı Büyük İlgi Gördü

Etkinlik alanında kurulan Erzurum standı, hem gastronomi profesyonelleri hem de yabancı katılımcılar tarafından yoğun ilgiyle ziyaret edildi.
Ziyaretçilere cağ kebabı ustaları tarafından özel olarak hazırlanan porsiyonlar ikram edilirken, Erzurum’un süt ürünleri, tahılları ve yöresel kahvaltılıklarından oluşan geniş tanıtım ürünleri sergilendi.

GastroShow 2025, Erzurum’un gastronomi potansiyelini uluslararası alanda görünür kılan bir vitrin oldu.
Mehmet Sekmen’in vurguladığı “üretimden markalaşmaya, sağlıktan sürdürülebilirliğe uzanan bütüncül yaklaşım”, şehrin gelecekte Türkiye’nin gastronomi başkentlerinden biri olma hedefini güçlendirdi.