
Kartepe Belediye Başkanı Av. Mustafa Kocaman, Kocaeli Üniversitesi Turizm Fakültesi iş birliğiyle bu yıl ilk kez düzenlenen Kartepe Gastronomi Festivali’nin ardından sorularımızı yanıtladı.
Kartepe Belediyesi tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen Kartepe Gastronomi Festivali, sadece lezzetlerin değil, yerel kültürün, üreticinin ve sosyal bağların da ön plana çıktığı çok yönlü bir etkinliğe dönüştü. Kocaeli Üniversitesi Turizm Fakültesi’nin akademik katkısıyla hayata geçirilen festival, bilimsel bilgiyle yerel değerleri buluşturan örnek bir iş birliği modeli olarak dikkat çekti.
Festivalin ardından sorularımızı yanıtlayan Kartepe Belediye Başkanı Av. Mustafa Kocaman, gastronomiyi turizmin tamamlayıcı gücü olarak konumladıklarını belirterek, “Kartepe’yi 12 ay boyunca ziyaret edilen bir cazibe merkezi haline getirmek için çalışıyoruz” dedi. Yerel lezzetlerin markalaşmasından kadın kooperatiflerine, uluslararası tanıtımdan genç şeflerin desteklenmesine kadar birçok başlıkta yürütülen projeleri de paylaştı.

- Kartepe Gastronomi Festivali’ne olan ilgi ve katılımdan memnun musunuz? Festival hedeflediği amaca ulaştı mı?
Açıkçası bizi gerçekten çok mutlu etti diyebilirim. Bu yıl ilk kez düzenlediğimiz Gastronomi Festivali, beklediğimizin de ötesinde ilgi gördü. 7’den 70’e herkesin yüzünde bir tebessüm görmek, o kalabalığı yaşamak çok güzeldi. Sadece kendi halkımız değil, çevre il ve ilçelerden de birçok misafirimiz geldi. Bu da festivalin ne kadar doğru bir fikir olduğunu gösteriyor aslında. Vatandaşlarımızın gösterdiği ilgi, olumlu yorumlar ve geri dönüşler bizleri çok sevindirdi. Tüm ekibimizle birlikte, iyi bir planlama ve büyük bir emekle yola çıktık. Amacımıza ulaştık mı diye sorarsanız; evet, kesinlikle ulaştık diyebilirim. Kartepe Gastronomi Festivali’ni hayata geçirirken, şehrimizin turizm potansiyelini gastronomiyle birleştirerek dört mevsim cazibe merkezi olması fikrini desteklemekti. Yöremizin kültürünü, lezzetlerini tanıtmak, yerel üreticimize ve esnafımıza da destek olmak istedik. Bugün geldiğimiz noktada, bu hedeflerimizin karşılık bulduğunu görmek bizi gerçekten çok mutlu etti.
- Festivalin bölge esnafı, üreticileri ve yerel halk üzerindeki ekonomik ve sosyal etkileri hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Kentimizin potansiyelinin farkındayız. Attığımız her adımda bunu bir adım daha ileriye taşıyabilmek adına yoğun çaba harcıyoruz. Biz Kartepenin sadece bugününü değil, yarınını da düşünerek çalışıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz bu Festival de aslında bu vizyonun güzel örneklerinden biri oldu. Halkımızın bir arada olması açısından önemli bir etkinlikti diyebilirim. Özellikle gerçekleştirilen atölye çalışmaları ve yarışmalar da Festivalimize renk kattı. Kısa vadede bu tür etkinliklerin etkisini tam anlamıyla analiz etmek zor tabii ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim; biz bunun Kentimizin tanıtımı için oldukça faydalı olacağını düşünmekteyiz, hali hazırda var olan turizm potansiyelini daha da ileri taşıyacağını kanısındayız. Halkımızın bir arada olması açısından önemli bir etkinlikti diyebilirim. Özellikle gerçekleştirilen atölye çalışmaları ve yarışmalar da Festivalimize renk kattı. Bunun da hem esnafımıza, hem yerel üreticimize hem de halkımıza önemli kazanımlar sağlayacağı fikrindeyiz. Özetle, Kartepe Gastronomi Festivali bir eğlence organizasyonunun ötesine geçerek; yerel kalkınmayı destekleyen, sosyal bağları güçlendiren, kültürel değerleri yaşatan çok yönlü bir etkinlik haline geldi. Bu da bizim için büyük bir gurur kaynağı oldu.
- Festivalin bir gelenek haline gelmesi yönünde planlarınız var mı? Önümüzdeki yıl için şimdiden düşündüğünüz yeni temalar veya konseptler var mı?
Evet, böyle bir gayemiz elbette ki var. Kartepe Gastronomi Festivali’ni bir defalık bir etkinlikten çıkarıp markalaşan, bilinirliği yüksek, ulusal ve hatta ileride uluslararası düzeyde ilgi gören bir festival haline getirmek en büyük hedeflerimizden biri. Festival için özgün bir logo ve kurumsal kimlik çalışması gerçekleştirdik. Sosyal medya ve görsel basın mecraları nezdinde “Kartepe Gastronomi Festivali” markasını tanıtan bir medya planlaması yaptık. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve uluslararası işbirliği hedefliyoruz.
Kartepe Gastronomi Festivali’ni her yıl aynı dönemde düzenleyerek, yerli ve yabancı katılımcıların yıllık planlarına dâhil edebileceği sabit bir etkinlik haline getirmeyi planlıyoruz. Bununla beraber ‘’Uluslararası Lezzet Buluşmaları’’ teması ile kardeş şehirlerin ya da gastronomiyle öne çıkan bazı ülkelerin mutfaklarını festivalimize davet ederek, dünya mutfağını Kartepemiz ile buluşturmak istiyoruz. Gençler bizim için çok kıymetli, bu nedenle de ‘’Genç Şefler Yarışması’’ fikri ile yöresel tarifleri modern dokunuşlarla yorumlayan genç şeflerimize yönelik bir yarışma ile festivalimize dinamik ve yenilikçi bir boyut kazandırmayı planlamaktayız. Ayrıca gece pazarı ve sokak lezzetleri Konsepti ile de akşam saatlerine özel “Gece Lezzetleri Sokağı” oluşturarak, hem gastronomik çeşitliliği artırmayı hem de festivalin sosyal yönünü daha fazla canlandırmayı hedefliyoruz.
- Kartepe mutfağının öne çıkan özgün lezzetleri neler? Bu değerleri tanıtmak ve markalaştırmak için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Kocaeli Üniversitesi ile iş birliği içerisinde hocalarımızın büyük desteğiyle araştırmalarımızı gerçekleştirdik. Araştırmalarımız sonucunda Kartepe mutfağının farklı yöresel lezzetleri bir arada sunduğunu gördük. Özellikle etnik köken olarak Abhaz, Çerkes, Laz, Gürcü, Manav, Muacır bölgemizde yaşamaktadır. Buna bağlı olarak Ciğceli Tarhana Çorbası, Umaç (Oğmaç) Çorbası, Mancar Kavurması, Malahto, Karalahana Aşı, Abhaz Pastası-Yumurta Sızbal, Çerkes Tavuğu, Kuru Üzümlü Şekerli Börek özgün ve öne çıkan lezzetlerimizdendir.
Gerçekleştirdiğimiz Gastronomi Festivali Kartepe mutfağını tanıtmak ve markalaştırmak için önemli bir adım olduğunu düşünüyorum. Bununla birlikte her yıl çalışmalarımızın üzerine katarak markalaşma yolunda ilerlemeyi hedefliyoruz.
- Kartepe’yi uluslararası platformlara taşıma çalışmalarınız neler?
Bu aslında çok arzu ettiğimiz bir durum diyebilirim. Kentimizin yalnızca ulusal düzeyde değil, uluslararası ölçekte tanınan bir turizm kenti haline getirmeyi çok istiyoruz. Ülkemizin her bir köşeyi ayrı güzel, Kartepimiz de öyle gerçekten. Kartepe’nin doğal güzellikleri ve kültürel çeşitlilikleri, bu hedef için güçlü bir temel oluşturuyor. Biz de bu potansiyeli daha da ileriye taşımak adına gerekli çalışmaları yürütüyoruz.
- Kartepe özellikle doğa ve kış turizmiyle biliniyor. Gastronomi bu turizm potansiyeline nasıl entegre edilebilir?
Evet, Kartepe’miz yıllardır doğa ve kış turizmiyle anılmakta. Son yıllarda bu aslında oldukça değişiklik gösteriyor. ‘’Her mevsim Kartepe bir başka güzel’’ biz bu düşünce ile Kartepe’nin bilinirliğinin ve görünürlüğünün artması adına yoğun çaba sarf ediyoruz. Bu potansiyelin tek mevsime sıkışmadan, yılın dört mevsimine yayılarak güçlenmesi için gastronomi festivali gibi festivallere çok önem veriyoruz. Buna benzer etkinlikleri destekleyerek; hem Kentimizi, hem esnafımızı hem halkımızı hem gençlerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Kartepe’nin doğal güzelliklerini ve kış potansiyelini, gastronomi ile zenginleştirerek turizmimizi sadece Aralık-Mart arası değil, 12 aya yayılan, deneyim odaklı ve yerel kalkınmayı besleyen bir yapıya dönüştürmeyi istiyoruz.
- Kış turizmi dışında Kartepe’nin potansiyelini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kartepe aslında artık sadece kış turizmiyle değil, her mevsim sunduğu güzellikler ile adından bahsettiriyor diyebiliriz. Biz de bu potansiyeli en iyi şekliyle desteklemeyi, Kentimizi, 4 mevsim yaşayan, ziyaret edilen bir cazibe merkezi haline getirmeyi düşünüyoruz. Zengin ormanları, temiz havası, yürüyüş rotalarıyla doğa tutkunlarının vazgeçilmez adresi aslında. Yürüyüş, trekking, bisiklet turları, kuş gözlemciliği, kampçılık gibi aktivitelerle doğa turizmi her mevsim hareketli. Doğal spa merkezleri, yoga ve meditasyon kampları gibi alternatif sağlık turizmi yatırımları için potansiyel var.Organik meyve bahçeleri, sebze yetiştiriciliği ve hayvancılık faaliyetleri de turizme entegre edilebilir. Ziyaretçilere tarla deneyimi, meyve toplama, doğal ürünlerle yemek atölyeleri gibi aktiviteler sunarak agro-turizm geliştirilebilir. Bu vesileyle de aslında Kentimizin bir başka güzelliği de ön plana çıkabilir.
- Kartepe’de gastronomi eğitimi alan gençlere veya kadın kooperatiflerine yönelik belediyenin desteği nedir? Yerel kalkınma perspektifinde bu grupların rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kartepe Belediyesi olarak, gençlere ve kadın kooperatiflerine gastronomi eğitimi ve yerel kalkınma bağlamında büyük önem veriyoruz. Kartepe Belediyesi olarak, gençler ve kadınlar için gastro-yemek kursları ve atölyeleri, hijyen ve gıda güvenliği eğitimleri, girişimcilik seminerleri düzenliyoruz. Bu eğitimlerde; yöresel yemeklerin yapımı, modern gastronomi teknikleri ve ürün pazarlaması gibi konular yer alıyor. İş birliği yaptığımız yerel aşçılar, Halk Eğitim Müdürlüğü ve üniversite aracılığıyla sertifikalı eğitim programları sunuyoruz. Kadın kooperatiflerine üretim için gerekli ekipman, malzeme ve altyapı desteği sağlıyoruz. Ürünlerin standartlara uygun şekilde paketlenmesi, marka oluşturulması ve satış kanallarına erişimi konusunda rehberlik ediyoruz. Kooperatif üyelerinin festival ve fuarlarda ürünlerini tanıtması için alan tahsis ediyoruz.
Ayrıca gastronomi kültürünü yaygınlaştıracak çalışmaları destekleyerek özellikle Gençlerin fast food yiyeceklere olan ilgisini azaltmayı hedeflemekteyiz.
- Önümüzdeki yıllarda Kartepe’yi turizm ve gastronomi açısından nerede görüyorsunuz?
Kartepe’nin geleceğini, turizm ve gastronomi açısından çok parlak ve sürdürülebilir bir başarı hikayesi olarak görüyorum. 4 Mevsim Aktif Bir Turizm Merkezi Kartepe, sadece kış turizmiyle değil, doğa, kültür, wellness ve gastronomi turizminin entegre olduğu yıl boyu canlı bir destinasyon olacağına inanıyorum. Kayak sezonu dışındaki aylarda da yürüyüş, bisiklet, ekoturizm, kültürel etkinliklerle hareketli kalacak. Kartepe, özgün mutfağı ve yerel ürünleriyle Türkiye’nin gastronomi haritasında saygın bir yere sahip olması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Yerel ürünlerin coğrafi işaret tescilleri alınacak, kadın kooperatifleri ve genç şefler tarafından sürdürülebilir üretim ve inovasyonla desteklenecek. Yerel halkın aktif katılımıyla, doğaya ve kültürel mirasa saygılı, çevreyi koruyan turizm politikaları uygulayacağız. Kardeş şehirler, uluslararası turizm ve gastronomi fuarları ile güçlü işbirlikleri geliştirilecek. Turistlerin deneyimini artırmak için dijital rehberler, interaktif haritalar, online rezervasyon sistemleri ve sosyal medya kampanyaları etkin şekilde kullanılacak.